Hiii !!! Damla'nın kedilerinden bu.
Önemli değilmiş Nilgüncüğüm ,canımı sıkmaya değmez :)
Bizim sitede bahçeli evlere aksesuar niyetine alınmış (!) hemen herkesin bir köpeği var. Bunlar binbir hevesle alınmış,çoğu bahçede bakılamayacak cins köpekler. Köpek bakımının çocuk bakımından farkı yoktur. Emek ister ,zaman ister,eğitim vermek ister. Bütçeye köpeğin cüssesi büyüdükçe ciddi yük getirir. Aşısı var,yavru istenmiyorsa kısırlaştırılması gerekir,yaşlılığında da sağlıklı kalabilmesi için iyi beslenmesi ve düzenli olarak egzersiz yaptırılması gerekir.
Ama ne gezeeer... Köpek yaz tatilinde alınır,evin çocuğu bir-iki oynar gezdirir falan. Sonra köpek çok çabuk büyür,zamanında doğru düzgün eğitim verilmediği için evi-bahçeyi kirletir. Zavallı artık evde istenmez,bir karış zincire bağlanır bahçenin bir köşesine atılır. Hayvan sıkıntıdan gün boyu havlar havlar... Bahçeyi kazar talan eder '' Heyyy ,ben buradayım,benimle ilgilenin ! '' der ama sesini duyuramaz.
Uyarırsın ,çok bilmişler '' yemeği suyu önünde işte,bizim ona ayıracak zamanımız yok ! '' der; azıcık suçlananlar '' Ama bizimki Keşkül kadar iyi huylu değil ! '' der.(Keşkül yavruyken benim gördüğüm en hareketli köpekti,bilmezler )
Sokak köpeklerine çok acıyorum ama inanın _sözüm ona- ev köpeklerine daha çok acıyorum. Onlar hiç sokağı bilmiyorlar ,başlarının çaresine bakamazlar. İnsanlara güvendiler,küçükken az da olsa sevgi gördüler. Şimdi bir kenarda atılmış önlerinde yeşermiş bir kap su,akıllarına gelince verilen bir tas mamayla kaçınılmaz sonlarını bekliyorlar....
Hele kediler... Onları hiç sormayın. Kedi sevgisini cins kedi sevgisi olarak algılayan çok bilmişler,cins kedilerin hiç koltuk kanepe tırmalamadığını, tüy dökmediğini,ortalığı kirletmediğini düşünürler. Laf aramızda Tagaddi'nin eve verdiği zarar Küdük'ün yanında hiç kalır. Kedi büyür haydiii sokağa.
Geçen yaz sırf Küdük' e heves edilerek alınan iki cins kedi --ki biri Ankara diğeri İran --şimdi sokakta . Bunlar sokakta yaşayamaz , Ankaralar albinodur güneşe çıkamazlar;İranlar çok tüylüdür dış parazitler onları mahveder. Bunlar ve birkaç yıl önce sokağa atılan bizim bahçenin müdavimi zavallı Van oğlan dün evde geçirmeyi planladığımız pazar günümüzde bizi üzüntüye boğdular.
Van oğlan'ı Keşkül sevmiyor çünkü çok hırçın ve birkaç kez Keşkül' e pata atarak canını yaktı. Karşı siteden birileri'' o bizim kedimiz biz bakıyoruz '' dedikleri için de müdahele edemiyorum. Diğerleri mi ? Bakacağız artık,gerekirse yuva ararız ama bulduğumuz yuvaları denetleyemiyoruz ki oradan da atabilirler. Burada hiç değilse gözümün önündeler. Komşumun kızı Damla'yla onlara da bakarız artık.
Pek iç açıcı olmayan hafta başı postu oldu bu değil mi? Sadece içimi döktüm,beni okuyan sizler zaten hayvansever sorumluluk sahibi insanlarsınız ,yoksa kimsenin gönül gözünü açmak değil niyetim. Biraz dertleştim sizlerle o kadar.
Herkese iyi bir hafta dileklerimle...